Bir Avuç ile uzaklar yakın!

En Az Kaç Paraya Zekat Düşer?

Hayatın yoğun temposu içinde durup bir an soluklandığımızda, sahip olduklarımızı ve bu varlıkla neler yapabileceğimizi düşünürüz. İçimizde bir yerlerde, paylaşmanın ve yardımlaşmanın o eşsiz huzuruna duyulan bir özlem vardır. Bu özlem, özellikle inancımızın bir gereği olan zekat ibadetini düşündüğümüzde daha da belirginleşir. Peki, bu manevi sorumluluğun başlangıç çizgisi neresidir? Hepimizin aklına gelen o temel soru: en az kaç paraya zekat düşer? Bu soru, aslında sadece bir rakamdan, bir hesaptan çok daha fazlasını ifade eder. Bu soru, bir müslümanın "hamdolsun, bugün bende fazlası var, ihtiyacı olan kardeşimle paylaşabilirim" dediği o bereketli anın kapısıdır. Bir Avuç Derneği olarak bizler, bu kapıdan geçen her bir iyiliğin ne denli büyük umutlara dönüştüğüne şahitlik ediyor, bu manevi yolculukta sizlere rehberlik etmeyi bir görev biliyoruz.

Zekatın Ruhani Eşiği: Nisap Kavramı ve Derin Anlamı

Zekat hakkında konuşurken sıkça duyduğumuz bir kelime var: nisap. Nisap, kelime anlamı olarak "sınır, işaret, başlangıç noktası" demektir. Dini bir terim olarak ise, zekatla yükümlü olmak için sahip olunması gereken asgari zenginlik miktarını ifade eder. Yani, temel ihtiyaçlarınız (barınma, gıda, giyim, sağlık, eğitim gibi) ve borçlarınız düşüldükten sonra, elinizde kalan mal varlığının bu sınıra ulaşması gerekir. Bu sınır, Peygamber Efendimiz (s.a.v) tarafından belirlenmiş ve yüzyıllardır İslam toplumlarında bir ölçü olarak kabul görmüştür. Genellikle 80.18 gram altın veya bunun değerindeki para ya da ticaret malı olarak hesaplanır. Peki, neden böyle bir sınır var? Neden herkes, elindeki her kuruştan zekat vermiyor?

İşte bu noktada, İslam'ın insana ve topluma ne kadar incelikli bir bakış açısıyla yaklaştığını görüyoruz. Nisap miktarı, aslında bir koruma kalkanıdır. Kişinin kendisini ve ailesini muhtaç duruma düşürmeden, zorlanmadan, gönül rahatlığıyla verebilmesini sağlar. Zekat, bir yük değil, bir lütuf olarak görülmelidir. Allah, bize verdiği nimetlerden bir kısmını, yine O'nun kullarıyla paylaşarak bir şükür vesilesi kılmamızı istemiştir. Nisap, bu şükrü eda edebilecek mali güce ulaştığımızın bir işaretidir. Bu, "Ey kulum, sana verdiğim rızık, temel ihtiyaçlarını karşıladı ve hatta arttı. Şimdi sıra, bu fazlalıkla bir başkasının yarasına merhem olmanda" diyen ilahi bir davettir. Bu davete icabet etmek, malı eksiltmez; tam aksine, ona bereket ve manevi bir arınma katar.

Bir Avuç Derneği'nde bizler, nisap kavramının bu derin manasını her zaman göz önünde bulundururuz. Gelen her bir zekat bağışının, bir hayırseverin belki de aylarca biriktirdiği, borçlarını kapattıktan sonra "artık ben de verebilirim" diyerek ayırdığı o kıymetli pay olduğunu biliriz. Bu yüzden, bize emanet edilen her kuruşun sorumluluğu omuzlarımızdadır. O emanet, sadece bir para değil; bir ailenin bir aylık kirası, bir öğrencinin eğitim masrafı, soğuk kış gününde bir evin sıcaklığı demektir. Nisap, sadece bir hesaplama eşiği değil, aynı zamanda bir güven ve sorumluluk eşiğidir.

Güncel Rakamlarla Zekat Hesabı: Zenginliğinizi Nasıl Değerlendirmelisiniz?

Nisabın manevi önemini anladıktan sonra, gelelim işin pratik kısmına. "Benim mal varlığım zekat vermem gereken seviyeye ulaştı mı?" sorusunun cevabını bulmak için basit bir hesaplama yapmamız gerekiyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın da belirttiği gibi, zekat için ölçü alınan temel değer 80.18 gram 24 ayar altındır. Altın fiyatları sürekli değiştiği için, net bir Türk Lirası miktarı vermek yerine, bu altın miktarını baz almak en doğrusu olacaktır. Zekatınızı hesaplayacağınız gün, 80.18 gram altının piyasa değerini öğrenip kendi mal varlığınızla karşılaştırabilirsiniz. Örneğin, diyelim ki 1 gram altın 2.500 TL ise, nisap miktarı yaklaşık 200.450 TL olacaktır. Bu rakam, sizin zekat verme sınırınızdır.

Peki, bu hesaba hangi mallar dahil edilir? Zekat, "artıcı" yani gelir getirme potansiyeli olan mallardan verilir. Temel ihtiyaçlarınız için kullandığınız eviniz, arabanız, ev eşyalarınız bu hesaba katılmaz. Hesaba katmanız gerekenler ise şunlardır:

Nakit para (Türk Lirası, döviz vb.)

Altın ve gümüş (ziynet eşyaları dahil)

Ticaret malları (satmak amacıyla elinizde bulundurduğunuz her türlü ürün)

Hisse senetleri ve benzeri yatırım araçları

Alacaklarınız (tahsil edebileceğinizden emin olduğunuz borçlar)

Tüm bu varlıklarınızın toplam değeri, nisap miktarını aşıyorsa ve bu durumun üzerinden bir hicri yıl (yaklaşık 354 gün) geçmişse, artık zekat vermekle yükümlü olursunuz. Vermeniz gereken miktar ise toplam zenginliğinizin kırkta biri, yani %2.5'idir. Bu hesaplama ilk bakışta biraz karışık görünebilir, ancak aslında oldukça basittir. Önemli olan, dürüst bir şekilde mal varlığınızı gözden geçirmek ve niyetinizi halis tutmaktır. Unutmayın, bu ibadetin temeli samimiyettir. Bir Avuç Derneği olarak, zekat hesaplaması konusunda aklına soru takılan herkese yardımcı olmaktan memnuniyet duyarız. Çünkü biz inanıyoruz ki, doğru hesaplanan ve doğru yere ulaşan bir zekat, toplumda inanılmaz bir iyilik zinciri başlatır.

Bir Avuç İyilikle Filizlenen Umutlar: Zekatınız Nereye Ulaşıyor?

Hesabınızı yaptınız, nisap miktarını aştığınızı gördünüz ve zekatınızı ayırdınız. Peki şimdi ne olacak? O rakam, o kağıt parçası veya banka transferi, nasıl bir iyiliğe dönüşecek? İşte bu, Bir Avuç Derneği olarak bizim en hassas olduğumuz ve en büyük heyecanı duyduğumuz aşamadır. Sizin "zekat" olarak niyet ettiğiniz o emanet, bizim için bir "umut"tur. O, bazen evine ekmek götürmekte zorlanan bir babanın sofrasındaki sıcak çorba olur. Bazen, okul masraflarını karşılayamadığı için eğitimine ara verme riskiyle karşı karşıya olan bir gencin kitapları, defterleri olur.

Geçtiğimiz kış, bize ulaşan bir zekat bağışıyla ilgili bir anımızı paylaşmak isterim. Yaşlı bir teyzemiz, tek başına yaşadığı evinin yakacak odun ve kömürünü alamamıştı. Soğuklar bastırmış, çaresizce ne yapacağını düşünüyordu. Tam o sırada, sizin gibi duyarlı bir bağışçımızın, belki de tam nisap sınırını biraz geçen bir zekatıyla harekete geçtik. O ailenin sadece bir kışlık yakacağını değil, aynı zamanda yalnız olmadıklarını, bir yerlerde kendilerini düşünen birilerinin olduğunu hissetmelerini sağladık. O teyzenin gözlerindeki minnet ve ettiği dua, inanın, her türlü maddi değerin üzerindedir. İşte sizin zekatınız, tam olarak bu duaya dönüşüyor. O, sadece bir yardım paketi değil, aynı zamanda bir gönül köprüsü oluyor.

Biz Bir Avuç Derneği olarak, bu köprüyü en sağlam şekilde kurmakla yükümlüyüz. Bize emanet ettiğiniz zekatların, dinimizin belirlediği esaslara uygun olarak, gerçek ihtiyaç sahiplerine ulaşmasını sağlıyoruz. Yaptığımız her yardımı titizlikle araştırıyor, en doğru kişilere, en şeffaf şekilde ulaştırıyoruz. Çünkü biliyoruz ki, sizler malınızın en temiz kısmını, en değerli olanını ayırıp bize güveniyorsunuz. Bu güvene layık olmak, bizim en temel çalışma prensibimizdir. Verdiğiniz her zekat, bir ailenin derdine derman, bir hastanın ilacı, bir yetimin bayramlığı olurken, aslında sizin için de manevi bir arınma ve huzur vesilesi oluyor. Bir avuç iyilikle başlayan bu yolculuk, nice gönülde kocaman umutlar yeşertiyor.

   


Anasayfa

Giriş/Üye

Hesap No

Bağış Yap

Sepetim